eXTReMe Tracker

EKMEK ÖPÜLÜR MÜ?

Birer nimet olarak ekmekle başka şeyler, meselâ fasulye arasında aslında fark olmamakla beraber herhalde gıda maddelerinin esasını oluşturduğu için, Islâm terbiyesinin ekmeğe bakışı, diğer gıdalara bakışından farklı olagelmiştir. Bir de sebze, meyva ve hububat gibi nimetler tabii şekilleriyle yerlerde de bulunabilecekleri, hatta zaruretten çiğnenebileceklerine cevaz verilmesi de ekmeğe, biraz da psikolojik olarak bir ayrıcalık kazandırmıştır. Büyük nimete büyük şükür gerekeceği esası da bunda etkili olmuş olmalıdır. Belki de bu son noktaya işaret etmek üzere Allah Rasûlü Efendimiz ikramda ve saygıda ekmegi özellikle zikrederler: "Ekmege ikramda bulunun (saygı gösterin)". Suyûti bu konuda bundan başka üç hadis daha zikreder, Münavi de bu hadisleri şerhederken başka hadisler ve başka rivayetler nakleder. Ancak anlamını verdiğimiz dışındakiler için zayıf ya da mevzu hükmü verilmiştir. Ekmege ikramın nasıl yapılacağını da alimler şöyle açıklamışlardır: Ekmeğin üzerine tabak-çanak vs. nin, kirletecek et ve sulu maddelerin konulmaması, ayak altına ve pis mahallere atılmaması, o hazırken katığın beklenmemesi (Hindiyye, VI/337) günümüz için söylersek, çöpe ve tuvalet lağımına ulaşan lavaboya atılmaması, kırıntı ve düşen parçalarının, pislenmedikçe toplanıp yenmesi ve en önemlisi, nimet olduğunu düşünerek buradan o nimeti vereni (Mü'mini) hatırlaması... Üzerine tuzluk, hurma vb. şeylerin konulmasında ise bir beis görülmemiştir.(E1-Fethurrahmanî, N/200) Rasûlüllah Efendimiz (sav)'de bir ekmek diliminin üzerine bir meyva koymuş ve "bu bunun katığıdır" buyurmuşlardır.(Münavî, N/91-92) Ekmegi öpmek dini bir anlam ifade etmemekle beraber mahzurlu da değildir. Ekmek için "öpülmesi değil, çiğnenmesi mekruhtur" (Tahtavî, 259; Münavî, N/9l; Ibn Abidin, Fetâva, N/305.) sözü darb-ı mesel olmuştur. Bıçakla kesilmesine gelince: Münavî her ne kadar Derakutnî'den, "Rasûlüllah ekmegin bıçakla kesilmesini yasakladı" anlamında bir hadis naklediyorsa da (Münavî, N/92) bu zayıf görülmüş ve bunda kerahet olmadığı söylenmiştir. Bıçağın, parmağın ve tabağın ekmekle silinmesi halinde, kendisiyle silinen ekmek yenecekse bunda bir mahzur yoktur, yenmeyecekse mekruhtur.(bk. Hindiyye, V/341)